Bonsai

Bonsai, sanat olarak ilk kere 1000 sene ilkin Çin Hanedanlığı’nda ortaya çıkmıştır. Çin’de pun-sai adıyla malum bonsai, ağaçları sığ saksılarda, belirli tekniklerle budayarak, ağaçların belirli bir halde minyatür kalmalarını sağlamaktır. Bonsai, her ne kadar Çin kültürüne özgü olsa da kaide koymayı seven Japonlar, Çinlilerin bonsai’lerine de el atmışlardır. Bu kuralların amacı; hangi uygulamaların bonsai üzerinde işe yarayıp yaramadığını belirlemektir. Güzel bir bonsai, onu yaratanın organik kabiliyetine, ilham bulmuş olduğu detaylara, ve kurallara genel hatlarıyla uymasına bağlıdır. Bu kurallara uyulduğu takdirde nazik, minyatür bonsai’niz torunlarınızın çocuklarını görecek kadar yaşayabilir.
Gövde ve Kök Kuralları
Öncelikle bonsai’nizin uzunluğu beden çapının 6 katı olmalıdır. Beden, ona bakan kişiye doğru hafifçe eğimli durmalıdır. Bitkinin kökleri, gövdeden dairesel olarak ayrılmalıdır. Bonsai’nin şekli kalın başlayıp, yükseldikçe incelmelidir. Ağaçta ancak bir adet doruk olmalıdır.
Bonsai Dalları Nasıl Olmalıdır
Dalların çapları gövdeyle orantılı olmalı ve birbirlerine paralel görünmemelidirler. Ağaca yaşlı görüntüsü vermek için alt dallar aşağıya doğru eğimli olmalı ve ikiz gövdeli ağaçlarda, gövdeler arasında dal bulunmamalıdır.
Saksı
Ağacın saksıdaki yeri bile Japonlar tarafınca kurala doğal olarak tutulmuştur. Ağaç, saksının orta noktasının arkasında ve bir miktar sağda yada solda olmalıdır. Saksıların rengi çiçeklerle ahenkli olacak biçimde seçilmelidir. Bizlere kalsa pet şişeyi keser veya yoğurt kabının içerisine çiçeği koyarız; ama Uzak şark kültüründe çiçeklerin kendileri kadar kapları da büyük seviyede örutubet taşıyor. Saksının derinliğinin mutlaka ağaç ile doğru orantılı olması gerekiyor. Bonsai’nin olayı, bitkinin kendisi değil ağaçla saksı arasındaki görsel uyumdur. Hatta Çince bon saksı, sai ise nebat yada bitki yetiştirme anlama gelir.